Sıra dışı Bir Yaşam Öyküsü
Bazı kadınlar vardır, onları tanımak bir ayrıcalıktır. Bazı kadınlar vardır, onlarla tanıştıktan sonra taşlar az ya da çok yerinden oynar. Bazı kadınlar vardır onları tanıdıktan sonra eskisi gibi gitmez dünya. Tanışmanın illa fiziksel olması da gerekmez. Öyle kadınlar tanırsınız ki zamansız ve mekansız bir buluşmadır ki tanışma denmesinin de hiçbir mahsuru yoktu bu bağlamda.
Kadınlar dememin nedeni cinsiyet ayrımcılığı yapmak değil elbette ama kadın olmak dünyanın neresinde olursa başka bir durumdur. Ünlü yazar Buket Uzuner kitabında Kadınlar Venüs’ten, Erkekler Mars’tan derken belki biraz da kadın olmanın ayrıcalıklı yönlerine göndermeler yapar.
O Camille Claudel
Benim size burada bahsedeceğim kadınlardan birisi de öyle özel, öyle başka, öyle sıra dışı bir ruh. O Camille Claudel.
Google ya da Yandex arama motorlarına girdiğinizde hayat öyküsünü kolayca bulabilirsiniz. Nitekim kendisi adına yazılan kitaplar ve filmler de mevcuttur.
Bence Camille Claudel ile önce kendisine yazılan ve üzerinde gençlik fotoğrafı olan kitapla tanıştım, sonra filmini izledim.
Yazanlar, filmi sinemaya aktaranlar farklı idi ve netice değişmiyordu. Camille Claudel kadın kırılganlığının, kadın naifliğinin en çarpıcı örneği.
Bir başka deyiş ile ünlü heykeltıraş Rodin’e olan o büyük aşkının yarattığı başka bir başka yaşam ve başka bir duruş. İnsan düşünmeden edemiyor dünyanın en yetenekli kadın heykeltıraşında o yeteneği ortaya çıkaran Rodin’e olan aşkı mıdır yoksa o aşk olmasa, o vurucu aşk, Camille Claudel bir akıl hastanesinde olmadan da yaşayabilir miydi?